Tez No İndirme Tez Künye Durumu
597446
Parsel ölçeğinde kentsel dönüşüm projeleri ile değişen ve dönüşen kentsel mekan :Kadıköy örneği / Changing and regenerating urban space with urban regeneration in parcel scale: Kadıköy sample
Yazar:MÜGE SARAL
Danışman: DR. ÖĞR. ÜYESİ ERCAN KOÇ
Yer Bilgisi: Yıldız Teknik Üniversitesi / Fen Bilimleri Enstitüsü / Şehir Planlama Ana Bilim Dalı / Kentsel Dönüşüm ve Planlama Bilim Dalı
Konu:Şehircilik ve Bölge Planlama = Urban and Regional Planning
Dizin:
Onaylandı
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
202 s.
Ülkemizde kentsel gelişme dinamikleri ile hızlı gelişim ivmesine sahip olan metropoliten alanlar, günümüzde kentsel dönüşüm projeleri aracılığıyla köklü bir değişim ve dönüşüm sürecine sahne olmaktadır. Yerleşimlerin kentsel kimliğini, mekânsal kalitesini, yaşanabilirliğini belirleyen planlama politikaları ise bu süreci şekillendirmekte kullanılmaktadır. Bu kapsamda düzenlemelerin ve mekâna yansıma biçimlerinin takibi; bu değişim sürecinin içeriğini kavrayabilmek, süreci ve sonuçlarını tanımlayabilmek açısından önemlidir. Mimari mekân, insan için tasarlanmıştır. Bunun için öncelikle fizyolojik bazı gereksinimlere dikkat edilmelidir. Bunların başında mekânın kullanıcı gereksinmelerinin iyi düşünülmesi gereklidir. Bu da mekânın insan ölçütlerine orantılı olacak şekilde tasarlanmasına bağlıdır. Mekânın boyutları; öncelikle kullanıcı gereksinmelerini ve kullanıcının alışkanlıklarını sağlarsa, mekânın yaşanabilirliği ve kullanılabilirliği artmaktadır. Günümüz planlama politikalarında; mekânın yaşanabilirliği ve mekân kalitesi dikkate alınmaz iken; kentsel dönüşüm adı altında hızlı ve sürekli bir konut üretimi gündemdedir. Riskli yapı tespitinde bulunulan bir yapı, hızlı bir kentsel dönüşüm sürecine girmektedir. Gündemdeki en önemli konular ise; prestij öğesi haline gelen konutu üstlenebilecek güçlü bir yüklenici firma ve belediyeden en hızlı projeyi geçirebilecek mimari proje müellifi arayışıdır. Yaşanabilirlik, mekânsal kalite ve kimlik sorunları gündemin en alt sıralarında yer almaktadır. Kentsel dönüşüm projelerinde, yönetmeliklerin devamlı yürürlüğe girip, devamında yürürlükten kalkması, yerine farklı yönetmeliklerin uygulamaya girmesi, hatta bazı konutların aynı anda farklı yönetmelik haklarının bulunması, kentsel mekân ölçütleri arasında uyumsuzluk yaratmıştır. Her yönetmeliğe göre değişen kentsel mekân, kullanıcıların gereksinmelerini karşılamaz iken, mekânsal kalitenin farklılaşmasına da neden olmuştur. Bu süreçte düzenlemelerin fazlalığı ve sürekli değişimi, yatırımcıyı destekler içerikteki yapılabilirlik, kentsel mekânı sürekli bir devinim içerisine sokmuş, yükselen, yoğunlaşan ve farklı tipolojilere sahip yapılardan oluşan öngörülmeyen bir kentsel doku ortaya çıkarmaktadır. Elde edilen ise yaşanabilir, nefes alan, kaliteli mekânlar yerine, kullanıcı gereksinmeleri dikkate alınmadan üretilen, kentsel kimlik öğesi oluşturmayan birbirinin birebir benzerleri olan konutlardır. Aynı özelliklerdeki dış cephe karakteristiği, malzemeleri, renkleri ile birbirine benzer bu yapılar, kentin kimlik imajını kaybetmesine neden olmuştur. Referans noktalarını kaybeden kent yaşanabilirliğini kaybetmiş; kimliksiz, kalitesiz, nefes alamayan, betondan oluşan büyük bir şantiye alanına dönüşmüştür. Sermaye yatırımlarının konut odaklı şekillendiği ülkemizde İstanbul başta olmak üzere kentsel topraklar yatırımcılar için fırsatlar sunmakta, parsel ölçeğinde kentsel dönüşüm uygulamaları da deprem risklerinin giderilmesi amacının gölgesinde konut odaklı yatırım aracı olarak karşımıza çıkmaktadır. Buna ilişkin düzenlemelerde ise risklerin fazlalığı, öncelikler, sorunların çözümünün kademelendirilerek giderilmesinin ötesine geçilerek kentsel getirilerin, rantın belirlediği bir eylemsellik izlenmekte, kentsel yerleşik alanlar, konut piyasasının şekillenmesinde etken olan aktörlerin beklentileri doğrultusunda bir eğilim göstermektedir. Bu çalışmada, İstanbul Bölgesi'nde yer alan Kadıköy İlçesi'nde uygulanan kentsel dönüşüm projeleri ile mekânsal değişim izlenecek, kazanımlar ve kentsel mekânın kayıpları irdelenecektir. Yapılan plan değişikleri ve diğer düzenlemeler koşutunda örneklenen kentsel dönüşüm uygulamalarının kentsel mekân üzerindeki etkileri irdelenerek, bu süreçte planlama kurumu da dâhil olmak üzere farklı aktörlerin rolü belirlenerek, kentsel dönüşüm sürecinde kayıpları minimize etmeye yönelik uygulama modellerine değinilecektir. Bu çalışma ile nesiller değiştikçe kaybolan kentsel hafıza somut verilere dayalı belgelenmeye çalışılarak, kentsel mekânda izlenen dönüşümün kazanımları ve kayıpları süregelen kentsel dönüşüm sürecindeki hataları gidermek içerikli tanımlanmaya çalışılacaktır.
The metropolitan areas, which have the dynamics of urban development and the rapid development momentum in our country, are witnessing a fundamental transformation and metamorphosis process through urban transformation projects. Planning policies which determine the urban identity, spatial quality and livability of settlements are used to shape this process. In this context, follow-up of regulations and reflection forms; it is important to understand the content of the process of change, to define the process and its results. The architectural space is designed for people. Therefore, taking some physiological requirements into consideration is a must. This is related with designing the premises scaled in appropriation with human dimensions. If the dimensions of a premise provides the requirements of users and their habitudes, the livability and usability of it will increase In today's planning policies; while the quality of the space are not taken into consideration; a rapid and continuous production of housing under the name of urban transformation is on the agenda. A building which has been determined as risky, enters into a fast urban transformation process. The most popular topic is searching for a strengthful contractor company with ability of undertaking the construction process and a design company which will get the fastest approval from the municipial fort he residential Project, which becomes a subject of prestige. Liveability, spatial quality and identity problems are at the bottom of the agenda. In urban transformation projects, the regulations have been put into force and abolished, then again have been put into force with revisions very often. Even there are some examples that some of the buildings have different regulatory rights at the same time, have created a mismatch between urban criteria. While the urban space changing according to each regulation did not meet the needs of the users, it caused the spatial quality to be different. In this process, the excessive and continuous changes of the regulations, the feasibility of the investor in the content, the urban space in a continuous movement, rising, intensifying and different types of structures with an unpredictable urban texture creates. What is obtained is living places that are produced without considering user needs instead of living, breathing, high quality places, and they are similar buildings that do not form urban identity elements. In the process of urban transformation, these structures, similar to each other, with the same characteristics of exterior features, materials and colors, caused the city to lose its identity image. The city that lost its reference points lost its livability; it has turned into a large construction site with concrete, no identification, poor quality, cannot breathable. In our country, where capital investments are shaped by housing, urban lands, especially Istanbul, offer opportunities for investors, and urban transformation practices on the parcel scale emerge as a housing-oriented investment tool in the shadow of the aim of eliminating earthquake risks. In the related regulations, the excess of risks, priorities, the elimination of the solution of the problems go beyond the gradualization of the urban returns, an action determined by the rent is monitored, urban settlements show a tendency in line with the expectations of the actors involved in shaping the housing market. In this study, spatial change will be monitored and the losses of urban space will be examined with the urban transformation projects implemented in the district of Kadıköy in Istanbul Region. By examining the effects of urban transformation practices on urban space, which are exemplified in the plan changes and other arrangements, the role of different actors, including the planning agency, will be determined and the application models to minimize the losses in the urban transformation process will be discussed. In this workout, the aim is documenting the smearing city memory through generations' change, so we should be able to have a better definition with advantadges and disadvantadges of urban transformation process in our minds.